israil filistin ne demek?
İsrail ve Filistin arasındaki çatışma, Orta Doğu'nun en uzun süredir devam eden ve karmaşık sorunlarından biridir. Bu çatışmanın kökenleri 19. yüzyılın sonlarına kadar uzanır ve birçok dini, tarihi, politik ve sosyal faktörü içerir. İşte bu konudaki bazı temel bilgiler:
-
Tarihsel Arka Plan:
- 19. yüzyılın sonlarında, Siyonizm hareketi, Yahudilerin Filistin topraklarına dönme çağrısı yaptı ve bu, bölgeye Yahudi göçünü teşvik etti. Aynı dönemlerde, Arap milliyetçiliği de güç kazanmaya başladı.
- I. Dünya Savaşı sonrası, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşüyle birlikte, Filistin toprakları İngiliz mandası altına girdi.
-
İsrail'in Kuruluşu:
- 1947 yılında Birleşmiş Milletler, Filistin topraklarını Araplar ve Yahudiler arasında bölmeyi önerdi. Arap devletleri bu planı reddetti.
- 1948'de İsrail Devleti'nin kurulması, Arap-İsrail Savaşı'nın patlak vermesine neden oldu. Bu savaş sonucunda, İsrail Filistin topraklarının büyük bir kısmını kontrol altına aldı ve yüz binlerce Filistinli yerinden edildi.
-
1967 Altı Gün Savaşı:
- 1967'deki Altı Gün Savaşı sırasında İsrail, Doğu Kudüs, Batı Şeria, Gazze Şeridi, Sina Yarımadası ve Golan Tepeleri'ni ele geçirdi.
- Bu bölgelerin işgali, barış görüşmelerini ve iki devletli çözüm arayışlarını daha da karmaşık hale getirdi.
-
Filistin Ulusal Hareketi:
- Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ), 1964 yılında kuruldu ve Filistin halkının bağımsızlık mücadelesinde öncü bir rol oynadı.
- 1993 Oslo Anlaşmaları, FKÖ'nün İsrail'i tanımasını ve geçici bir Filistin yönetimi kurulmasını sağladı, ancak kalıcı bir barış anlaşmasına ulaşılmadı.
-
Günümüzdeki Durum:
- Batı Şeria, kısmen Filistin Yönetimi tarafından, kısmen de İsrail tarafından kontrol edilmektedir.
- Gazze Şeridi, 2007'den beri Hamas tarafından yönetilmektedir ve İsrail tarafından sıkı bir ablukaya tabi tutulmaktadır.
- Kudüs, hem İsrail hem de Filistinliler tarafından başkent olarak talep edilmektedir. Uluslararası toplumun çoğu, Kudüs'ü İsrail başkenti olarak tanımamaktadır.
-
Barış Süreci ve Engeller:
- İki taraf arasındaki barış görüşmeleri, yerleşim anlaşmazlıkları, sınır meseleleri, güvenlik kaygıları ve mülteci sorunu gibi birçok karmaşık sorun nedeniyle defalarca kesintiye uğradı.
Çatışmalar zaman zaman tırmanmakta ve uluslararası toplumun arabuluculuk çabalarına rağmen taraflar arasında kalıcı bir barış henüz sağlanamamıştır. Bu konu, hem bölgesel hem de küresel düzeyde hassasiyetle ele alınmaya devam etmektedir.